Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bozukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Fesat, İllet, Sekte
- Otama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
- Görüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikir, Yargı
- Temenni Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Gerçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden
- Görkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debdebe, Gösteriş, İhtişam, Şaşaa, Şatafat, Tantana, Haşmet
- Arbede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patırtı, Kavga, Dalaş, Çatışma
- Kesbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Kazanmak
- Uzaduyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Telepati
- Akis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı, Yansıma, Tepke, Zıt
- Giz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe, Sır
- Şüheda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehitler
- Tırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Som kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Katışıksız, Masif
- Ambulans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran
- Tedai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağrışım
- Gicişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Yurttaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaşlık
- Form kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Şekil
- Dişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Kadın, Şuh, Verimli
- Lengimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavsamak
- Enjektör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Kamuoyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye, Halkoyu
- Ustalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet
- Cerime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faul
- Sungu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
- Güzellik Salonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
- Yayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Plato
- Hâsılat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Kazanç, Ürün, Örüt
- Öğretmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Muallim, Muallime
- Cünüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet, Taharetsiz
- Kesinlikle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katiyen, Kesin, Keskinlikle, Muhakkak, Mutlak, Mutlaka, Nasıl, Pekâlâ
- Müessiriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
- Âdemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık, Adamlık
- As kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey
- Kerata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek
- Gözübağlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Duyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
- Bilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrfan, Vukuf
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü