Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Boanmak ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Fonksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
- Müzahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Sargaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korse
- Karaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karartı, Leke
- Litografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşbaskı
- Meydan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Ortalık, Saha
- Günahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
- Fora Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak, Çözmek
- Sual kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
- Detant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşama, Gerginlik Azalması
- Tadat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak
- Beklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak
- Asudelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık
- Buket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül Destesi, Güldeste
- Batmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
- Abstre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyut, Mücerret
- Hava Gazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metan Gazı
- Sönük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Zayıf
- Kâşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Kargımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenmek, Lanet Etmek, Lanetlemek
- Cırnaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Tekzip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalanlama, Düzeltme
- Terlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Ödeşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas, Sayışma, Fit
- Soyut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abstre, Mücerret
- Yayınevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat
- Onma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah, Şifa
- Dudak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Leb
- Sövgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Küfür
- Dudukuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Papağan
- Mesele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
- Azarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
- Salkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serin
- Körlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
- İçtimaiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu
- Ceylan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geyik, Ceren, Ahu
- Ekipman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanım, Takım
- Kıvracık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat
- Melal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Hüzün, Usanç, Üzüntü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü