Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Acılama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylama, Sançma, Zehirleme
- Öteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici
- Başyapıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaheser
- Delifişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delişmen Ve Atak, Hoppa
- Facia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Fecaat, Acıklı Olay, Bela; Trajedi, Drama, Ağlatı, Çok Acıklı Tiyatro Oyunu
- Yakınsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
- Boyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyanmış, Süslü
- Üşüntü Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek
- Lüzuci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Evla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ, Daha İyi
- Ultramodern kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağüstü
- İstikbal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Rejisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
- Rençber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
- Münkesir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kırık
- Ayırtman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
- Dolaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilvasıta
- Adamakıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
- Yönetici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdareci, Yöneten Kişi, Menajer, Rehber
- Nesir Kafiyesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seci
- Vizyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü
- Vezinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüsüz
- Vurma İşareti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpı İşareti
- Sulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
- Ortaöğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lise
- Burulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Dönmek, Gücenmek
- Hoşnutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Alışamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek
- Cebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
- Kösele Suratlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz
- Rücu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtmak
- İkramiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Mükâfat, Prim
- Düzenleniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tertibat, Tertip
- Şapka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasket, Kep, Başlık
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Tahrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazma
- İtimatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvensizlik
- Ofis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Daire, Yazıhane, İşyeri
- Harıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalışmak, Yanmak
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Volkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardağ
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü