Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Şakuli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey, Düşey
- Barışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Pattadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Öğütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
- Allak Bullak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Altüst Olmuş
- Yürüyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Organ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılgan, Aza, Uzuv
- Mufassal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
- Zehirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağılamak, Sokmak
- Örge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motif
- Dalaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırgür
- Herkes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
- Bayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Hatun, Kadın, Karı
- İstikrah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek
- Vakar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlılık, Temkinlilik, Yalım, Onur
- Tutarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Çelişmesiz, Orta, Sabit, Uygun, İnsicamlı
- Figan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnleme, İnilti, Çığlık
- İrkinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tiksinti
- Açıkça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâre, Net, Alenen, Düpedüz
- Şımarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek
- Bölümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
- Maraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
- Sakametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Kenef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Pis, Tuvalet, Ayakyolu
- Direnim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnat
- Velhasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözün Kısası, Kısacası
- Tutulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Kesilmek, Olmak, Sevmek
- Seki Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
- Şallak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
- Gönül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek
- Lisan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil, Zeban
- Hicvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek
- Muhafazakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
- Çap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Bozuk, Dolaşık, Eğri, Ölçek, Kutur, Ölçü, Değer
- Neci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne İş Yapar?
- Tonmayster kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses Yönetmeni
- Ailevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maaile
- Süprüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çer Çöp, Zirzibil
- Deveran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşım, Dönme
- Hahiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü