Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İzlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip
- Muhavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Oğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak
- Ceman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi Birden, Toplu Olarak
- Geçit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Bel, Belen, Derbent, İntikal, Transfer
- Dökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Mukaddesat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsallıklar
- Esatir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylencebilim, Mitoloji
- Maksat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
- As kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey
- Tercümeihal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi, Öz Geçmiş
- Mil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık
- Uzaktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsen
- Eften Püften kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız, Derme Çatma, Çürük, Değersiz
- Harçenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yengeç
- İnsiyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçgüdü
- Oylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sese Koymak
- Muanid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diretken
- Faizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Alaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Eder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Fiyat, Paha
- Bölük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Kısım, Hane, Hizip, Kısım
- Avam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk
- Tediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme
- Kıpırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kımıltı
- Gariban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Garip, Kimsesiz, Zavallı
- Üzerine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dair, Hakkında
- Kökelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Engin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Vasi; Açık Deniz
- Görülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek
- Özümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal Etmek, Temsil Etmek
- Zamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
- Bilgiç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Ukala
- Çini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayans, Kâşı
- Ekseriya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Genellikle, En Çoğu, Çoğun
- Sakitleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatışmak
- Kibarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik
- Yuvalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü