Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İkilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
- Elmas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevahir
- Kalımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fani, Ölümlü
- Ölçüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek
- Değirmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlak
- Meraklanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecessis
- Sarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak
- Fakülte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medrese
- Kürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havyar
- Haydutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk
- Evveliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
- İstismarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücü
- Ası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiş
- Gerekseme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Sırtüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü
- Doğrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
- Tüyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Ataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Cüret
- Nefis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz
- Bünye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Yapı
- Bitirim Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Oranlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesap, Kıyas, Tahmin
- Iraklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak
- Kırpıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Ufak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro
- Seksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Oturum
- Mas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğurma, Emme
- Matrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Eğlence, Değnek, Gülünç, Hoş
- Haşerat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böcekler
- Budala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Aptal, Bön, Enayi, Avanak, Divane, Giç, Hıyar, Kaz, Sefih, Şaşkın
- Uğraşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Müsademe, Savaş
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- Patırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kargaşa, Hengâme, Şamata
- Bindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zam
- Yüksünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek
- Kaşınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Boğulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Sıkılmak, Bunalmak, Gark Olmak
- Köy Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Zulmeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
- Riayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı, Ağırlama, Uyma
- Bihuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deli, Sersem, Şaşkın
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü