Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Dilmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
- Şopar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz
- Kişi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
- Pipet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
- Nabekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri
- Muti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
- Elektrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cereyan, Çıngı, Çarpıcılık, Cazibe, Canlılık
- Onaylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenmek, Denetlemek, Paylaşmak, Tasdik Etmek
- Kaynaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Sıkı Fıkı Olma, Kıpırdanma, Hareketlilik
- Akraba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hısım, Kohum
- Bücür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur
- Avuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya
- Sokur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
- Teselli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuntu
- İş Birliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seferberlik, Emektaşlık, Teşrikimesai
- Evvela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
- Organlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üyeler
- Yaşantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Hayat Tarzı
- Cenin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt
- Etrafını Alarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre
- Taş Bina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâgir
- Varakpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Name
- Dış Alım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İthalat
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Katmerleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Olu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuku, Sayruret
- Konkur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarış, Yarışma
- Geçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
- Çengel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal, Fiş, Karmak
- Sık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- Kaktüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlas Çiçeği
- Temelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimî, Devamlı, Kalıcı, Sürekli, Tamamen
- Bunaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Sıkmak
- Serian kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Aniden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire
- Prostela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- Boşaltım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfrağ
- Kırıcı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Kamu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Halk, Hep, İçtimaiyet, Amme, Maşer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü