Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üvendire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönder, Mıh, Mıhça
- Kros kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır Koşusu
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- İnziva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkidünyalık, Köşeye Çekilme, Suğma
- Yönelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Gelmek, Tutmak, Teveccüh
- Filan Falan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Tüh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıklar Olsun
- Hâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Henüz, Şimdiye Kadar, Şimdiye Dek, Henüz
- Tiksinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefret Etme, İğrenme, İkrah, Nefret, Tiksinti
- Tövbekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tövbeli
- Vaktizamanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaktiyle
- Acılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Keskinlik, Kinayelilik, Meraret, Sertlik, Tüntlük, Uğursuzluk, Zehirlilik
- Farklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık
- Konstitüsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Tıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
- Yabancı Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çet El Dili
- Müstevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
- İstibdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Zorbalık, Sınırsız Monarii, Despotluk, Keyfe Bağlı Yönetim
- Basılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbu
- Yağlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Büyük Mendil
- Tarafından kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamanından, Aracılığıyla, Türünden, Çeşidinden
- Akü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akümülatör, Akımtoplar
- Bomboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamtakır
- Tepeden İnme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
- Sipariş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, İsteme
- Şahsiyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiliksiz
- Atlas Çiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaktüs
- Baylanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşve, Naz
- Celallenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Büyüklenmek
- Bodur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
- Yayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
- Zuhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Kendi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Özü, Zat
- Müştehi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Geçerli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Çerçeve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
- Tebaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyruk, Vatandaş
- Öğle Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
- Dikdörtgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzbucak
- Sunucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdimci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü