Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ütopya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşülkü
- Takdimcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunuculuk
- Büyük Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Baba, Dede
- Yatıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Teskin Etmek
- Lens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
- Ebediyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuzluk, Bengilik
- Geride Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Mübadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
- Sigara İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çilim Çekmek, Tütün Çekmek
- Kaçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Kadar, Niçe Niçe
- Her Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyesin, Sağlam
- Sınıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Dershane, Grup, Bölüm, Küme, Klas
- Tombullaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Talipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Talip
- Tırnaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
- Kıl Payı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neredeyse
- Ulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak
- Necat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş
- Nefaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefislik, Güzellik, Oflazlık
- Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Görüş, Kuruntu, Rey
- Çabukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezlik, İvedi, Sürat, Hız
- Gebermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Nesebî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysal
- Oğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak
- Tuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Doyurucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırıcı, İnandırıcı, Tatminkâr
- Baldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görümce
- Zühul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Unutma, Yanılma, Atlama, Yanıltı
- Hangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne
- Güvenerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstinaden
- Yerleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Pis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
- Gayrimenkul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emlak
- Evhamlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntulanmak
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Pahalılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Yorgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitap, Bitkin, Halsiz, Harap, Turşu
- Onulmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
- Aktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü