Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Övünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
- Yetimhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirme Yurdu
- Tağyir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
- Cındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Paçavra
- Kramp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasınç, Kasılma
- Faydalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararlı, Hayır
- Metfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
- Belik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgü
- İzanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı
- Define kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömü
- Tenezzül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme
- Mahcubiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
- Anaokulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak Bahçesi
- Canlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diriltmek, Gayretlendirmek
- Hiza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrultu, Cerge, Sıra, Düzlük
- Mutaassıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz, Yobaz
- Dönence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medar
- Dilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstek, Arzu, Murat, Temenni, Talep, İrade, Rica
- Azrail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
- Abdug kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlama, Ayran
- Oylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sese Koymak
- Pedal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakçak
- Mücre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza
- Ahşap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
- Latifçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Latif
- Kakırdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak
- Garip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Tuhaf, Yadırganan, Yabansı, İlginç, Yoksul, Kimsesiz, Abus, Cins, Gariban, Yabancı, Zavallı, Gurbette Yaşayan, Elgin
- Alçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zillet
- Zuhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Övünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahir, İftihar, Kıvanç, Mübahat
- Pürtük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
- Transformasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm
- Sude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürmüş, Sürülmüş
- Konuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek
- Bühtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftira, Karacılık
- Çimmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
- Kaçırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak, Delirmek, Kaldırmak
- Baysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat, Duru, Asude
- Kabarıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- İddia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sav, Taslama, İnat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü