Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çıkış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak
- Söz Geçiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakim
- Yalıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu
- Ama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakat, Lakin Ancak, Yalnız, Ne Var Ki, Şu Da Var Ki
- Mesaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, İleti, Düşünce
- Örf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Anane, Gelenek, Adet
- Evirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Mezuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
- Sağduyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklıselim
- Levazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Araç
- Kalıtım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
- Gözübağlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Tradisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek
- İptidai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel, İlkokul
- Demirkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
- Uygulanmaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- Çardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Talvar, Kameriye
- Kaçınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Gocunmak, Kaçmak, İmtina Etmek
- Koltuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Makam, Sandalye
- Kılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik, Ameliyat, Pratik
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Azatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük, Hürriyet
- Jüpiter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erendiz, Müşteri
- Zıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zangırdamak
- Komplike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
- Telafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılama, Giderme
- Regülâsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzük, Yönetmelik
- Trup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım, Kol
- Psikolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinbilimci, Ruhbilimci
- Geçimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedreftar, Huysuz, Şirret, Yola Gitmeyen, Kavgacı
- Konumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi
- Lağvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak; Geçersiz Kılınmak, Feshedilmek
- Burası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bura
- Patron kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşveren, Biçit, Kalıp, Sahip
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Kardeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birader, Küçük Bacı, Küçük Kardeş
- Ece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Kadın, Kraliçe
- İstikbal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- Genelev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhane, Koltuk
- Klişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı Kipi, Basmakalıp
- Tekme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü