Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İrkilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsılmak, Ürkmek
- Ameliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem
- Hastalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılanmak, Hasta Olmak
- İzhar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Göstermek
- Uyandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak, Uyarmak
- İzobar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşbasınç Eğrisi
- Uyduruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma, Asılsız
- Recmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak
- Kibarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik
- Aynı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Benzer, Özdeş, Tıpkı, Özdeşi, Eşiti, Bir, Nüsha
- Konfigürasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapılandırma
- Çoğunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Ekseriyet
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Sahip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İye, Ehil, Haiz, Malik, Koruyan, Is, Koruyucu
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
- Kesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Doku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç
- Vasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
- Çakırdoğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakır, Toğrul
- Reçel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
- Hoşnut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnun
- Motif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örge, Nakış
- Eksantrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksı, Aykırı, Dışözdekli
- Aykırılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Muhalefet
- Beğenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşlanmak, Tasvip Etmek, Onaylamak, Kabul Etmek, Uygun Görmek, Açmak, Alkışlamak, Bitmek, Tutmak
- Yağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
- İhale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üsterme
- Canan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Gine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gene, Yine
- Tüymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak, Yayınmak
- Uçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayyare
- Bağlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, Vurgun
- Müziç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
- Seviyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysiz, Bayağı
- Yönetmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdür, Direktör, Rejisör
- Tefeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, Yükselmek
- Gönüllü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Fahri, Arzulu
- Netice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
- Şaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak, Şaşalamak, Tanlamak, Hayret Etmek
- Nev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cins, Çeşit, Tür
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü