Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İbra Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
- İmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmecilik
- Projeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdüşüm, Gösterim, Yansıtma
- Yandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar
- Epigraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıtbilimci
- Girmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Başlamak, Bulaşmak, Buyurmak, Dönüşmek, Erişmek, Fethetmek, Geçmek, Girişmek, Kaçmak, Katılmak, Sığmak, Ulaşmak, Vurmak
- Esbabımucibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
- Mürüvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Yiğitlik, Cömertlik
- Adsorpsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma
- Pekiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
- Kut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Mutluluk, Uğur, Mut, Saadet
- Öz Geçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biyografi, Tercümeihal, Yaşam Öyküsü
- Sezgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
- Durdurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkif
- Nümayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri, Gösteriş
- Öyleyse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bari, O Hâlde
- Yöneltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, Vermek
- Şaşaalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
- Eritmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Yırtılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yırtık
- İllüstratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeyici
- Karı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce
- Hovarda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Çapkın, Savurgan
- Esef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Tasa, Üzüntü, Acınma, Yerinme
- Taşın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat
- Berber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perukar, Tellak
- Safra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öd
- Vuruşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak, Savaşmak, Dövüşmek
- Vahvahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınmak
- Servi Ağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Tespit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Saptamak, Vermek
- Çökkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz
- Muhatap Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak
- Karıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
- Kır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Çal; Sahra; Yazı
- Çis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret Helvası
- Lif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tel, İnce
- Bitişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık, Kavuşuk, Yandaki, Komşu
- Kulumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Çıldırmak, Delirmek
- Ateş Parçası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
- Burun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü