Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muhatap Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşmak
- Yelkenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelken
- Irak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzak
- Beyazlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak
- Hezeyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Sayıklama, Sersemleme, Saçmalama
- Vıcırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Bozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öçürge, Silgi
- Tayfun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasırga, Tufan
- Serap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalgın, Hayal, Ilgım, Pusarık
- Oğur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Falan Festekiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- İnhisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
- Kodaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük
- Geliştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Kızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Altın, Kırmızı, Kızılca
- Füzyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme
- İhracat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satım
- Manasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Boş, Yararsız, Yersiz
- Bilinçlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- Pampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozkır
- Sivrilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselmek, Seçilmek, Yükselmek
- Dizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Tertip, Nizam
- Gocuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürk
- Lengüistik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil Bilimi
- Har kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sıcak, Yakıcı
- Kamer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ay
- İncitici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Keskin
- Çağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Yaş, Devir, Dönem, Asır, Bölüm, Devran, Gün, Zaman, Kurun
- Hoşnutluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
- Çaylak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toy
- Eş Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- Yosma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç, Şen, Güzel, Taze, Fettan (Kadın)
- İletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çattırmak, Getirmek, Götürmek, Nakletmek, Vermek, Ulaştırmak
- Sosyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
- İlinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişki, Münasebet, Nispet, Mensubiyet, Aidiyet, Taalluk
- İmalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim (ler)
- Yellenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Osurmak
- İspit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jant
- Sigar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
- Kerata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü