Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
linti ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Vuruşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak, Savaşmak, Dövüşmek
- Teneşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salaca
- Mücrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Eksikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın, Muhtaç, Gereksinli
- Gezmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Gereğince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Tahtaboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teras
- Başlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
- General kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paşa
- Evlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Dimdik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaga, Metin, Zinde
- Tutkulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiraslı
- İfrazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
- Salmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Dökmek, Katmak, Koymak, Saldırmak, Sermek, Sürmek, Uğratmak, Yüklenek, Sarkıtmak
- Bakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
- İlk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birinci, Evvelki, Önceki, Evvel, Ön
- Cet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Dede, Büyük Baba
- Ayrıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Bunaltıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır
- Çekimser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitaraf, Müstenkif
- Bıktırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usandırmak, Bezdirmek
- Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Piyasa
- Sıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesafet
- Çobanyıldızı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çulpan, Venüs
- Voltaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Emir Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek
- Meziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik, Üstünlük, Özellik, Artam
- Yolagitmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huysuz
- Sütre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
- Peşkeş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Çekmek
- Mutabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birge, Uygun, Yekdil, Uyumlu, Özdeş, Uyuşmuş, Uygun Olan
- Yalvarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyaz
- Sıkışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğun
- Lütfeylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Ehliyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Sihirlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
- Seviyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeysiz, Bayağı
- Boyun Borcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
- Çimmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü