Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Nobran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nadan, Kaba, Sert, Gönül Kırıcı
- Zevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Haz, Eğlence, Keyif, Lezzet, Sefa, Tabiat, Tat, Tadım, Eğlenme
- Boz Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gri
- Spor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beden Eğitimi, Jimnastik; Üreme Cisimciği
- Komik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülünç, Mezeli, Güldürücü
- Tasarruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
- Uğunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak, Savsaklamak
- Kuzey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız
- Rüşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Yetişkinlik
- Emin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenmek, İnanmak
- Hışımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın, Sinirli
- Rütbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
- Analiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahlil, Çözümleme
- Deli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın
- İçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- Sefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolculuk, Defa, Kere, Kez, Savaş, Yol, Savaşa Gidiş, Harp
- Oluşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek, Kurmak
- Saraka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, İstihza
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- Günahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr
- Septisizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
- Mahcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıtlanmış, Kısıtlı
- Edabazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka
- Huy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
- Cümbüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenti, Eğlence, Şenlik
- Deminden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Rozbif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Kesilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Yorulmak, Bitkinleşmek, Makaslanmak, Kapatılmak, Beğenmek, Benzemek, Dönmek, Durmak, Ekşimek
- Hikâye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Kıssa, Olay
- Kesinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katileşmek
- Rüzgârlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Savurmak
- Dar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
- Konaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek, Gecelemek, İnmek, Kalmak
- Evrenpulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mika
- Bulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Keder, Ebr, Stratus
- Fark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Üstelik, Tefrik, Başkalık
- Adamyiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamyam
- Demin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayak, Biraz Önce, Şimdi, Şimdikinden Az Önce
- Tömsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
- Pis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkli, Fena, Karışık, Kirli, Kötü, Leke, Murdar, Zararlı, Sevimsiz, Güç, Lekeli, Mülevves
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü