Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Cerahat, Dert, Üzüntü, Gedik, Yarık, Delik, Zede
- Foto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık
- Ocak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Ev, Kucak, Soy, Şömine, Fırın
- Ötümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert
- Hüsün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik
- Görelilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzafiyet
- Grafolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıbilimci
- Baskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Kantar
- Soğurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
- Yapılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmal Etmek
- Testis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşak, Erbezi, Torba
- Müteşekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkür Etmek
- Dingildek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaypak
- Sabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
- Konuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesken, Misafir, Mihman
- Uğratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Düşürmek, Kovmak, Salmak, Savmak
- Basak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Ruz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Çıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Görünmek, Artmak, Atlamak, Bitmek, Bulaşmak, Bulunmak, Büyümek, Eksilmek, Erişmek, Gelmek, Gitmek, Görmek, Kazanmak, Kopmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Peyda Olmak, Sızmak, Taşınmak, Unutmak, Varmak, Vurmak, Yok Olmak, Yükselmek, Yürümek
- Minnetdarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükran
- Hamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topyekûn, Tüm
- Cebretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorlamak
- Gelişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkişaf, Nema, Tekâmül, Terakki
- İzolasyonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızcılık
- Düğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
- Rest Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydan Okumak, Son Sözü Söylemek
- Yakmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağıt, Brülör
- Hele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Özellikle
- Şakadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Arada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kimi Kez, Ara Sıra, Zaman Zaman, Seyrek Olarak
- Uçkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyelan
- Tasfiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtma, Temizleme, Ayıklama, Özleştirme
- Kulüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pakt
- Laçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Düzeni Bozulmuş
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Müstevli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılıcı, Yayılgan, İstilacı, Salgın, Basan, Kaplayan, Bastıran
- Debdebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
- Susmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût Etmek, Kesmek
- Mütebessim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güleç, Gülümseyen
- Yaşlı Başlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Çöplük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezbele
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü