Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yakca ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tokat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
- Metazori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Öd Kesesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
- Çökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Varoluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcudiyet
- Hamakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Teslim Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Devretmek, Terk Etmek
- İdam Cezası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdam
- Hâkim Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek
- Cumhuriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Erki, Ulusal Egemenlik
- Anarşist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacı
- Senkronizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşleme
- Sanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Erkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muktedir, Nüfuzlu, İktidarlı, Güçlü, Kadir
- İhtiva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçerme, Kavrama
- Ön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
- Hukuki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
- İktidarsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük
- Yetişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Formasyon
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Çözünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Erimek
- Şaşırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Şaşmak
- Salih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar, Elverişli, İyi
- Sofi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
- Bengisu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abıhayat
- İnhidam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
- Hanuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Cereyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım; Akıntı
- Yanaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutma
- Sığınmacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
- Aşikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
- Peydahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Obstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
- İstikrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık
- Kaydetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
- Portakal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Turunç
- Füturist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemezci
- Beşeriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsanlık
- Müştehi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Ayak Tarağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü