Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vefal ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Zerre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tozan, Molekül
- Memba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Tırpan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
- Öcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umacı
- Örtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Basmak, Bürümek, Çekmek, Gizlemek, Kapamak, Kaplamak, Saklamak, Sarmak
- Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Başlamak, Buyurmak, Çıkmak, Dayanmak, Doğmak, Getirmek, İzlemek, Katılmak, Takip Etmek, Türemek, Ulaşmak, Uymak, Varmak, Yönelmek
- Vuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abdest
- Danaburnu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök Kurdu; Aslanağzı Çiçeği
- Büküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kat, Kıvrım
- Tercüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen, Dilmaç, Tilmen, Çevirici
- Tef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Masum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz, Günahsız, Saf, Temiz, Yazıksız, Küçük Çocuk
- Onur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeref, Haysiyet, İzzetinefis, Öz Saygı, İtibar
- Lanetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun
- Müptela Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
- Güdülebilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
- Tepme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
- Esrarkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşturucu Bağımlısı
- Fonem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesbirim
- Zatürre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
- Muvakkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen
- Mabeyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara
- Zanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkâr
- Toplanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
- Başı Yerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- İhsan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Konukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Misafirhane
- Güçlendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Şişmanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
- Elezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
- Köşe Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra
- Hav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pamuk
- Canciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- İncik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldır, Kırgın
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Sonratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ertelemek, Tecil Etmek
- Hassaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilhassa, Özellikle
- Zail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olan, Ortadan Kalkan, Savulan
- Bengisu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abıhayat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü