Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Srda ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Büğet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bent, Akarsu Birikintisi, Gölcük
- Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
- Mütevehhim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Ödlek
- Muktezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Bindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek
- Çulpan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban Yıldızı, Zühre, Venüs
- Madik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Hile
- Güzgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Yaşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Ömür
- Sağlamlaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Perçinlemek
- Kravat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı
- Günücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanç
- Kokmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Miskin, Tembel, Kokuşuk
- Tedarik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Sağlamak, Temin Etmek
- Paycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar
- Mevlut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit
- Kumbaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Kayırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Arka, Dayı, Torpil, Mültemis
- Budamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaltmak, Kesmek, Azaltmak
- Öküzgözü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arnika
- Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
- Zarafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
- Açık Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engin
- Emrivaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldubitti, Olut
- Cilalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlatmak, Övmek
- Haklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkından Gelmek, Bozmak, Kırmak, Yenmek, Perişan Etmek
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
- Eskrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıç oyunu
- Kesret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk
- İtidalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilımlı, Soğukkanlı
- Kalıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Harabe, İşaret, İz, Tortu, Bakiye, Yıkıntı, Enkaz
- Afra Tafra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Çalımla, Fiyakayla, Gösterişle
- Karıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Toprak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arazi, Kara, Ülke, Zemin, Bölge, Tarla
- Yazıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız, Masum
- Prostela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlük
- Sakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susmuş, Müsterih, Sessiz, Sütliman
- Sentaks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimi
- İlkgüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylül
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü