Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sinirlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
- Yelpik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Darlığı, Astım
- Alem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak
- Lehtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş
- Kapitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermayedar
- Üretme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoğaltma
- Müfteri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Vakıa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Gerçi, Olay
- Ceylan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geyik, Ceren, Ahu
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Ravi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet Eden, Söyleyen, Anlatan
- Saptamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit Etmek
- İtlaf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Yok Etmek
- Ayakla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan
- Cangıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
- Muhtel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk
- Kıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak
- Baskı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
- Mütetebbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı
- Kadir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Güçlü, İtibar, Kıymet, Kudretli, Muktedir
- Calip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celbeden, Çeken, Çekici
- Öyleyse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bari, O Hâlde
- Desen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış, Tasvir
- Strüktür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı
- Bulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar, Kaynak
- İzole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtılmış
- Çekimci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcı
- Zirizemin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodrum
- Edat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgeç
- Doğurgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Velut, Verimli
- Nefeslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üflemek
- İdadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lise
- Vefasızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet
- Daraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Yılankavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolambaçlı
- Mahrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Sırdaş, İçre, İnal
- Raptiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleç, Pünez, Bağlaç
- Dargın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün; Soğuk, İlgisiz
- İmrenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıpta Etmek, Kıskanmak
- Nodullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- İcazet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, İzin, Müsaade, Onay
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü