Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Edat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgeç
- Ekipman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanım, Takım
- Bırakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, İmtiyaz
- Civanmert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mert Yaradılışlı, Yiğit
- Yuvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek
- Karşıtlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
- Teori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuram, Nazariye
- Aykırı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak
- Var kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut, Olanca
- Çıkış Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Susmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakit
- Nektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bal Özü
- Cihannüma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kule
- Alakalandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koordinasyon
- Yeterlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlik
- Maksat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Garaz, Gaye, Hedef, Kasıt, Meram, Niyet, Tasavvur, Yol, İstek
- Oğa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
- Enli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
- Hükümet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine
- Uyarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberdarlık, İhtar, İkaz, Tembih, Uyarma
- Ateh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunama, Bunaklık
- İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek, Kaymak, Konaklamak, Ulaşmak, Uzamak, Varmak, Vurmak, Yıkılmak
- Sınırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Dar, Münhasır
- Mahpushane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Tutukevi
- İntisap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Taraftarlık
- Kolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asan, Basit, Hafif, Emeksiz, Zahmetsiz
- Nöker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yamak
- Masumca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz
- Sağlık Muayenesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayene
- Şano kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
- Tasarruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
- Tenasüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orantı, Oran, Çekim
- Dopdolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıncahınç
- Raks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dans; Salınım
- Siyahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Kakımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak, Kızmak, Öfkelenmek, Paylamak
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Başvurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat Etmek, Gezmek, Gitmek
- Zat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Kişi, Kimse, Adam, Kendi, Nesne, Şahıs, Şey
- Zuhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Frengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenirce, Sifilis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü