Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sempatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cana Yakın, Sevimli, Sıcak
- İğne Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne Vurmak
- Yunak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
- Kökleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşmek, Oturmak
- Başmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye
- Munsap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Kavşak
- İş Bırakımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev
- Nükteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nüktedan
- Sarman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük, Sarı Tüylü Kedi, Azman
- Ümitvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutlu
- Yüzünden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle
- Tozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerre
- Puzzle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapboz
- Önad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat
- Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Falsolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış
- Bayakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deminki
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Sakametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Muayene Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- Casus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
- Hüviyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik, Şahsiyet
- İzlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Program
- Sportmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sporcu
- Tutacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Tutaç, Tutak
- Lento kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunduruk
- Mahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Sanatkâr, Usta, Uzman, Yırtıcı, Eli Uz
- Ağırlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkram, İzaz
- Kayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ski
- Anlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Aydınlatmak, Açmak, Yorumlamak Açımlamak, Tafsil Etmek, İfade Etmek, Beyan Etmek, Göstermek, İzah Etmek, Nakletmek, Söylemek
- Oda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Dokuz Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Kavil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Söz, Sözleşme
- Poz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Çalım, Kurum, Süre
- Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- Kumpir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patates
- Masal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nağıl
- Şehremini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye Başkanı
- Müşkülpesent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İratçıl, Titiz
- Kafa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Bellek, Karın, Kelle, Saksı, Zekâ, Zihin, Zihniyet
- Kömek Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü