Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik
- Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muavenet, Katkı, Destek, Etki, Bağış, İane, Kömek, Himmet, Lütuf, Medet, Muzaheret
- İçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
- İnhisar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstemlekecilik, Tekel
- Figan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnlemek
- Müstebit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- İçerme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiva
- Beyanname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirim, Bildirge
- Tul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Erotik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kösnül, Erosal, Şehevi, Şehvani
- Bedhah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötücül, Kötülük İsteyen, Kötü Yürekli
- Masumiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuzluk
- Darağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa, İdam Sehpası
- Gülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Bilmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Hekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Tabip, Sagan, Atasagun, Otacı, Sağbilge
- Sığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alageyik
- Şerif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Soylu, Temiz
- Gereksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Abes, Boşuna, Fuzuli, Lüzumsuz, Nahak, Yararsız
- Ulaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ Eylem
- Sarkıntı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Müptela Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek
- Altüst Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkmak
- Fent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Düzen
- Çakozlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak
- Uyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Geçim, İntibak, Mutabakat, Uygunluk
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Kaba Et kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Nod kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumru
- Hilal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayça, Yeni Ay
- Kombinezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek, Düzenleme, Tertip, Kolsuz Entari
- Teşhir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermek, Sergilemek
- Tinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhi, Manevi
- Adaletten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adil
- Müptelâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Bağımlı, Tutkun, Âşık, Manyak, Meraklı, Vurgun
- Diye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre, İçin
- Savunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdafaa Etmek, Korunmak
- Şifalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
- Yeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
- Tutuklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsetmek, Tutmak
- Piyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü