Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rubaî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü, Dörtlük
- Seslendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- İnce İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakış
- Denklem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşitlik, Muadele
- Kanunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasa Dışı
- Günü Geçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayat
- Sahra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Çöl, Ova
- Yutturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
- Tahtabiti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
- Koşulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltihak
- Cadılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
- Gümüşbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aterina
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Aracısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Doğrudan
- Çizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Davranış, Tutum
- Personel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
- İhtarname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Protesto
- Yan Yan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlamasına
- Haricen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan
- Zeamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tımar
- Lambacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ampul
- Sırnaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Kır Sakız Olmak
- Stres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerginlik
- Silo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl Ambarı, Sarpın
- Kömekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamak
- İnkılâp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm, Devrim, Islahat, İyileştirme, Reform, Geçiş, Evrim
- Sefihlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halt Etmek
- Kesmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Azaltmak, Biçmek, Bölmek, Dayandırmak, Doğramak, Durdurmak, Gidermek, Kararlaştırmak, Kırpmak, Kötülemek, Parçalamak, Susmak, Yontmak
- Hamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
- Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Meyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Mübareze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Mücadele
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Endişeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılı
- Kezzap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
- İhata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Kuşatma, Ufuk, Sarma, Çevirme, Çevreleme
- Komodin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece, Küçük Dolap, Komot
- Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Cesaretli, Cüretli, Kabadayı, Korkusuz
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü