Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Rol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İş Payı, Düzmece Davranış, Gösteriş
- Batarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pil
- Selametlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Örgütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek
- Yakalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Olasılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Muhtemel
- İştigal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek, Uğraşmak
- Danışkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Cihangir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fatih
- Başkent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başşehir, Payitaht
- Merhem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Değen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışık
- Şıkırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlanmak, Parlamak
- Parlamento kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay
- Andıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtıra, Ajanda
- Çakırdoğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakır, Toğrul
- Titretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
- Cingelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Randevu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluşma, Görüş
- Ay Işığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehtap
- Taraftar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş, Yanlı
- Eğilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Kılbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk
- Döl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
- Dil Yarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgınlık; Gönül Yarası
- Gözletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Erişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Habersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıksız
- Beyanat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demeç, Bildiri
- Çiftelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
- Sahife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayfa
- Yedirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, Karnını Doyurmak, Rüşvet Vermek
- Faraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakendaz, Turfanda
- Komplike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
- Yabanketeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytansaçı
- İktiza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gereklik, Gerekme
- Teşekkürname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkür
- Nispet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Oran, Bağıntı, İlinti, İnat Olarak
- Selikalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu
- Asma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılmış, Asılı, Üzüm Bitkisi, Menteşe, Asma kilit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü