Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Oyunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
- Bakiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı
- Acımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak, Yazığı Gelmek, Merhamet Etmek
- Caduger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadı
- Yıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Erimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Tükenmek, Yok Olmak
- Nebati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkisel
- Rejisör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmen
- Yayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat, Eser, Yapıt
- Muğlâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşılmaz, Çapraşık, Karışık
- Paramparça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hurdahaş, Parça Parça
- İsyankar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
- Pedikür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakbakımı
- Görmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyumak
- Ötleğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalı Bülbülü
- Yaşam Boyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet
- Muhacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçmen
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Ödemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
- Korku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Endişe, Tehlike, Vahşet, Kaygı, Muhatara
- Panoramik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörüsel
- Naif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Güç Kuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâl
- Durdurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Karşılamak, Kesmek
- Faks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeç, Belgegeçer
- Maketçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı Taslakçı
- Kadın Berberi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
- Komplike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Çatak, Karmaşık
- Palamarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yomacı
- Bakıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah
- Yalınca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Silsile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
- Tamag kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Bulaşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Cimri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
- Eli Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Bonkör
- Sargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
- Yuvarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü