Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Onarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak
- Pırıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Cındır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Paçavra
- Tepeden İnme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
- Hoş Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
- İdarei Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
- Oyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkedilmek, Kazıklanmak
- Hayatiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Gözetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Sakınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir
- Tutanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zabıt, Zabıt Ceridesi, Zab Varakası, Rapor, Mazbata
- Bazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birtakım, Kimi, Arada Bir, Ara Sıra, Kimi Zaman, Ayrım, Bazen
- Çabucacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Düztaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğursuz
- Kızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Altın, Kırmızı, Kızılca
- Leyli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatılı
- Pek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Dayanıklı, Katı, Sağlam, Sert, Sıkı
- Kaygılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meraklı
- Huraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban
- Çarpışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Müsademe, Tokuşma
- Zeng Sesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zil
- Keleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Çirkin, Kel, Kötü, Yiğit, Bahadır
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Gaga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Dimdik
- Meraklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Araştırıcı, Düşkün, Enteresan, İlginç, Müptela, Mütecessis, Zevkli
- Cöke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ihlamur
- Kovuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koğuş, Oyuk
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Pervasızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınmadan
- Programcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceci, Yapımcı
- Meteorit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göktaşı
- Cemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Cümle, Hep
- Çizi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Davranış, Tutum
- Münacat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış
- Sühulet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylık
- Kastetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlamak, Kıymak, Kötülük Etmek
- Tören kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merasim, Seremoni, Resim, Şadlık, Tantana, Anma, Kutlama, Karşılama, Uğurlama, Evlenme
- Dolgunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol
- Antlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele, Nişancı, Pakt
- Akarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü