Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muhatap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemsohbet, Aytanan, Aytanç
- Kanaatlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İktifa, Tatmin
- Büro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası
- Çalışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgul
- Pratikte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamada
- Erişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
- Yoğuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak
- Kışkırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek
- İnfaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Takma Ad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlas
- Özümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mal Etmek, Temsil Etmek
- Temkinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız
- Emektaşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Birliği, Teşrikimesai
- Özür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazeret, Kusur, Sakatlık, Elverişsizlik
- Pişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Yaldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zer, Zerli
- Doyunca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıka Basa
- Kamuoyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye, Halkoyu
- Garabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik
- Moruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı, Baba, İhtiyar, Koca
- Irmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nehir
- Haletiruhiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahvaliruhiye
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Kantite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
- Mahsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış
- Kokteyl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışım
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Pekiştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleştirmek, Katılaştırmak, Sağlamlaştırmak, Beslemek, Sertleşmek, Tahkim Etmek
- Yatay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufki
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- İntaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme
- Feryat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haykırma, Haykırış, Çığlık
- Teşyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Lenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
- Rahim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıyan, Merhamet Eden, Acıma; Balalık, Karın, Uşaklık, Dölyatağı
- Siper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
- Birdenbire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Gafleten, Yekten, Hemencecik, Beklenmedik Anda
- Menopoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
- Savt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Piramit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Köpyak
- Müzeyyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü