Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mezar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin
- Havuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Yerkökü
- Koruma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Muhafaza, Müdafaa, Vikaye
- Kolye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyunbağı, Gerdanlık
- Senet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgit, Belge, Evrak, Vesika
- Plaket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurluk
- Alçı Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Tümör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Vejetasyon, Bağa, Neoplazma
- Riayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı, Ağırlama, Uyma
- İltizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesenek
- Bidayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlama, Başlangıç
- Suikast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komplo, Yağınma, Yağınç
- Sağıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savdırmak, Teşfiye Etmek
- Kal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı, Söz
- Ay Balta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teber
- Yersiz Hareket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
- Vahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Saçma
- Yanında Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek, Yardımcı Olmak
- Tiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Keskin (Ses)
- Sehiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
- İstintak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, Sorgu, Sorgulama
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Esri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dumanlı, Sarhoş, Esrimiş, Mest
- Buhran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalım, Kriz, Bunluk
- Avaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nara
- Tutarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rabıta, Uygunluk
- Otorite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
- Katmer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katlama
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Şalgam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çumor
- Tadat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak
- Erincek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Üşengeç
- Oylaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür
- Keser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerki
- Çuğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jurnal, Muhbir
- Alarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Ziyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Kayıp, Hasar, Hüsran, Zayiat
- Gübür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Sismometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
- Murabba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
- Yaddaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafıza
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü