Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meyyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Çelimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Baziçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun
- Senkronizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşleme
- Yardakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbir, Hempa
- Ayna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözgü, Mirat, Yansıtaç, Güzgü
- Susmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût Etmek, Kesmek
- Mahvolma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı
- Solmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diri
- Anofel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
- Müdür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen
- Niyet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek
- Kadife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhmel
- İlham Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
- Kils kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- Ağlatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
- İshal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, İç Sürme, Ötürük, Amel
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Yüzüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzükoyun
- Kavlükarar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz, Sözleşme
- Şaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak, Şaşalamak, Tanlamak, Hayret Etmek
- Münakaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak
- Ambalajcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıtçı
- Saylav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Milletvekili
- Yelkovan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akrep
- Payton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fayton
- Tömsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey
- Saik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtki, Sebep, Neden, Güdü
- Mesel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü
- Muvazzaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş
- Duyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
- Delidolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız
- Ayal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Eş
- İnançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümin
- Saklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
- Deniz Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Sangılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemleşmek
- Meddücezir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- Feveran Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpürmek, Parlamak, Sinirlenmek
- Plaçkacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Sesli Uyumu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü Uyumu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü