Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meru ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Sayıklama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Nefislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefaset
- Gafleten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire, Zıpçıktı
- Parlayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldak, Parlak
- Dikizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek
- Katletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
- Sıvındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyi Etmek
- Semih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Eli Açık
- Biçim Birimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morfem
- Kapsam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, İhata, Şümul
- Cumhur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Topluluk
- Paradoksal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişkili
- Ceylan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geyik, Ceren, Ahu
- Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Azametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli
- Ziyalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Aydınlık, Münevver
- Hat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Çizgi, Sınır, Yazı, Yol, Geçek, Kanal
- Saklayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafız
- İşlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ameliyat, İş, Muamele
- İnan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat
- Külhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennemlik
- Razı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak
- Teolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsel, Dinbilimsel
- Hami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözeten, Koruyan, Koruyucu, Kayıran, Kayırıcı, Velinimet
- İstisna Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Blöf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkutma, Karakorku, Uydurma, Kuru Sıkı, Aldatıcı Tavır
- Anket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma
- Gurbetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Hadise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olay, Vaka, Vukuat
- Poşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torba
- Raptiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleç, Pünez, Bağlaç
- Kabızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabız
- Orospuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişelik
- Vasıflandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelemek
- Tutulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Dayak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaslamak
- Müptelâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Bağımlı, Tutkun, Âşık, Manyak, Meraklı, Vurgun
- Mütekait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekli
- Anot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif Elektrot, Artı Uç
- Merkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü