Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dikizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek
- Refakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşlik, Yoldaşlık, Arkadaşlık
- Ateşperest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecusi, Ateşe Tapan
- Karanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet
- Cadı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Caduger
- Yalman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğik, Mail; Sarp, Dik
- Şaşırtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
- Verecekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Mısır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darı
- Hüdahafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah?a Ismarladık, Eyvallah
- İçsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahili
- Muhtariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
- Elhak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrusu, Gerçekten
- İyi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek
- Müşterek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortak, Ortaklaşa, Bir, Birlikte, Beraber
- İntizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen
- Nakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
- Yel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüzgar; Romatizma; Bağırsak Gazı
- Siyahî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Sıkıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
- Siyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Enbiya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaçlar, Nebiler, Peygamberler
- Benefşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
- Üşengen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üşengeç, Tembel
- Arıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek
- İşleyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Peruka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
- Takdirname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdir
- Sapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayritabii, Anormal
- Darp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak
- Ön Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
- Becerikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta, Hünerli, Mahir, Maharetli, Yetenekli, Acar
- Tazminat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödence
- Mürşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz, Rehber
- Didiklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Nadiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyrekçe, Tek Tük, Seyrek
- Kaya Lifi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş Pamuğu, Asbest
- Konuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konum
- Taraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
- Kayarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Sövmek
- Sıfat Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü