Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Latilokum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokum
- Sabreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabretmek
- Özbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesur
- Sergilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak
- Kayırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk
- Gestalt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Boy, Durum, Yapı
- Sadakatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadık
- Sızıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Benzemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak
- Turist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezgin, Seyyah
- Saymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Demek, Gitmek, Hürmet Etmek, Önemsemek, Sıralamak, Tanımak, Tutmak
- Karabasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus
- Yapayalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına
- Üstüne Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Öğütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat Etmek
- Dinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
- Dekovil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Demir Yolu
- Yargılama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Muhakeme
- Zıt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Saçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Neşretmek, Savurmak, Serpmek, Dağıtmak, Döknek, Yaymak
- Yayılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Büyümek, Çıkmak, Çökmek, Otlamak, Sirayet Etmek, Sıvışmak, Sızmak, Yansımak, Yaygınlaşmak
- Sızıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Ayrıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Mufassal, Uzun
- Ziynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Bezek
- Enstrüman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Araç
- İfliç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Âdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, İnsan, İnsanoğlu
- Basın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbuat
- Avanta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Beleş, Bedava, Çıkar
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Verilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Kimyager kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimyacı, Nesnebilimci
- Çekecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata, Tabankeş
- Doğa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiat, Natür, Huy
- Alay Malay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Gelişigüzel
- Yanardöner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıştım Yandım, Janjan
- Uçurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaş, Yar, Yamaç
- Miktar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz, Nicelik, Ölçü, Rakam, Oran
- Mazhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
- Cembiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hançer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü