Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- İğne Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne Vurmak
- Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Sömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
- Direktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici, Yönetmen, Müdür
- Fasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devre, Dönem, Kısım, Koğ
- Nezaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetme, Gözaltı, Bakanlık, Kontrol, Murakabe, Bakma, Görü, Manzara
- Çıt Yok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Sakin
- Fuzuli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Gereksiz, Boşuna, Haksız, Sürevsiz
- Mahvetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Devim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinim
- Saka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sucu, Payizbülbülü, Su Taşıyıcı
- Vesaik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesikalar, Belgeler
- Halta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasma
- Dikuçar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Helikopter
- Gösterim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Projeksiyon; Seans
- Mirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Bahtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Talihli
- Çekicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cazibe, Hava
- İhya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma, Diriltme, Dirim Verme; Geliştirme, Güçlendirme; Umut, Erinç Verme
- Kırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
- Tesadüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlama, Rast Gelme, Rastlantı, Rast Geliş
- Damar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
- Birim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünite, Vahit
- Gülmeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Atkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşarp, Kaşkol
- Bayrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alem, Öncü, Simge, Sembol
- Mazarrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar
- Katı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık
- Ödün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
- Karşılaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salıştırmak, Kıyaslamak, Mukayese Etmek
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
- Mera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Dönemeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büklüm, Kıvrım, Viraj
- Yanında Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek, Yardımcı Olmak
- Gittikçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
- Eleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğe, Unsur
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Yükseklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
- Solüsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözelti
- Lütuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Yardım, İhsan, İnayet, Nimet, Atıfet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü