Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kuytu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halvet, Siper, Tenha, Sessiz, Issız
- Yitikler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Pak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Veli, Parlak
- Yenilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazelik, Teceddüt, Yenileşim, Haber
- Bu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- İrtihal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Yönelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Gelmek, Tutmak, Teveccüh
- Kaldırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül
- Küflenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küf Atmak
- Karabasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus
- Mülayemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
- İhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlatma, Uyarma, Haberdarlık, İkaz, Uyarı, Anımsatma, Dikkat Çekme, Uyartı
- Ayakkabı Çekeceği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerata
- Arşiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgelik
- Güvenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin, Emniyetli, Tehlikesiz
- Müeddep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepli, Uslu
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Tavsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lengimek, Yavaşlamak, Gevşemek
- Asabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Saadetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
- Viyadük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşıt, Kuru Köprü
- Melike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
- Aldırmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsızlık, Tasasızlık
- Hapis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus, Alıkoyma
- İma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Kapalı, Anlamlı, Belirsiz, İham, İşare, Kinaye, İşaretleme, İhsas, İmleme, Anlaştırma, Dolaylı Olarak Anlatma
- Sayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saat, Muaddit
- Semiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökelen, Şişman
- İktidarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Kondüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Akustik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanım, Yankılanış, Yankıbilim
- Durgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekte
- Doğum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit, Tevellüt
- Oğul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velet
- Kösnümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak
- Arık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ark, Su Yolu, Temiz, Güçsüz, Enez, Cılız, Sıska, Zayıf, Kuru, Çorak
- Uyandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak, Uyarmak
- Tatbiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamalı
- Trend kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelim
- Yinelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak, Tekrar Etmek
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Kimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Bazı, Bazısı, Birtakım, Kimisi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü