Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kirman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisar
- Onat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
- Stadyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Spor Alanı
- Amudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikey
- Celse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İclas, Oturum
- Kaldıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manivela
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Acıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrıtmak, İncitmek, Yakmak
- Hasret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlem, Tahassür
- Dayanırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet
- Tenha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Issız, Kuytu, Tek, Yalnız
- Arı Teknesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan
- Düz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Sade, Pürüzsüz, Alan, Bozkır, Direkt, Ova, Yalçın, Yalın, Müstevi
- Ruşen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
- Olumsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadsıma, Nefi, Selp
- Bası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tab
- Danışıklı Dövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şike
- İnşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Yapmak
- Naşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Halat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urgan
- Edviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baharat
- İktiza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Araçsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Doğrudan Doğruya
- Deruhte Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenmek, Üzerine Almak
- Uygunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Liyakat, Mutabakat, Uyum
- Saçma Sapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abuk Sabuk, Düşüncesizce
- Hasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman, Rakip, Yağı, Antagonist, Anaz
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- Virtüöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta Yorumcu
- Çalkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalkamak, Elemek
- Üstüvane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvak, Silindir
- Çal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Taşlık Yer, Çıplak Tepe
- İnhiraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapmak
- Takma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Müstear, Suni
- Salabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılık, Sağlamlık
- Uz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Güzel, İyi, Mahir, Yarar, Uygun, İşe Yatkın, Düzgün, Açık, Fasih
- Eğleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet
- Yalın Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Üstünkörü
- Bahri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denize Ait, Denizel, Denizsel
- Akademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Zafer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü