Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hasm ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
- Firez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekin
- Zorunluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Üretici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirici, Müstahsil, Prodüktör, Öndürücü
- Bereketlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
- Hususiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf, Özellik
- Duymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak
- Tatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak
- Aden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
- Bitkisel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nebati
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Bozdurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Hurdalamak
- Zararlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
- Ödlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Tabansız, Yüreksiz
- Ya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bes, Evet, Veya
- Tiryaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı, Vazgeçemeyen
- Beklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Çepel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Çamur, Kir, Pislik
- Safra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öd
- Olabilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimalî, Olanaklı, Mümkün
- Keşke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bari
- Kalbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elek
- Hasıl Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türemek
- Teşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Oluşum
- Tutsaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
- Sabotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baltalama
- Müdafaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Savunmak, Tutmak
- Karakaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşek
- Alışkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışkan
- Nispeten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oranla, Biraz, Göre, Oldukça, Yanında, Bir Dereceye Kadar, Şöyle Böyle
- Kışkırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek
- Mütenevvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü
- Dalaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga, Dövüş, Dalaşma, Gürültülü, Arbede
- Valiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
- Fistan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entari, Pilili Eteklik
- Din kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet, İlmek
- Müfret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik
- Uygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekabül
- Hangi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü