Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ketenpere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Güllabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Kurnaz
- Kalkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Girişmek, Yeltenmek
- Pozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı Yük, Artı, Olumlu, Tanıtlanmış, Tanıtlı
- Barometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basınçölçer
- Sosyoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
- Aklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İbra Etmek, Temize Çıkarmak, Beraat Ettirmek, Beraat Kazandırmak
- Şano kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
- Harmani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelerin
- Oldukça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Epey, Nispeten, Hayli
- Turizmci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci
- Dalda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye; Korunmuş Yer
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- Tadilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişiklik, Bakım, Tadil
- Salahiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili
- Onursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyetsiz, Şerefsiz
- Kalifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Kamyonet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pikap
- Yekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal
- Sayım Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
- Acılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak
- Melik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral
- Ufalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- Azap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
- Tetkik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnceleme
- İltimas Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
- Siperlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siper
- Editör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıcı, Yayımcı, Naşir
- Dizayn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarım
- Kiler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar, Dolap
- Totemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onguncu
- Çarpışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak, Vuruşmak
- Edalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalımlı, Havalı, Nazlı, Civelek, Oynak
- Müsademe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma
- Hektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüm
- Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Görmek, Kılmak, Yapmak
- Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Menfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Olumsuz, Negatif, Sürgün
- Serinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
- Çıplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyunuk, Üryan, Örtüsüz, Cıbıl, Açık, Dal, İskelet, Kuru, Sivil, Yalın
- Lain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melun, Lanetlenmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü