Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kelepin Ucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İp Ucu
- Sıkı Fıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklifsiz
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Teşekkürname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkür
- Zaptiye Memuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaptiye
- Taşıyıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamal
- Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Sızı, Dert
- Sundurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangar, Hayat
- Beylik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
- Kont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Üçteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
- Milyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekmen
- Gödeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
- Ünite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birim
- Müşkülpesent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İratçıl, Titiz
- Mufassal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntılı
- Bardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Testi
- Sızıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Arabozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
- Dalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşlamak, Isırmak, Yemek
- Hülasa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç, Sonuçta, Öz, Hasılı, Özet
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Dar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
- Rumuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Simge, İşaret
- Manşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
- Belde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehir, Kasaba, Mekân, Yer, Çevre
- Satıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayi, Tüccar, Esnaf
- Bacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abla, Hemşire, Kız Kardeş, Simil
- Köhneleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
- Çıtır Çıtır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevrek
- Maznun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
- Gâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kâh, Kimi Zaman
- Ot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
- Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
- Sâri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
- Kaçıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- Taravetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Taze
- Başarılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffak, Kalburüstü, Kudretli
- Hasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrı, Kesel, Parasız, Pestil, Rahatsız, Züğürt
- Acente kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşletme, Temsilci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü