Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kehle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit
- Rapor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirge, Anlatım, İfade, Yazanak
- Tutu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
- Düz Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşa, Mensur, Nesir
- Darp Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak
- Tepecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Bağlı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
- Haşırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hışıldamak
- Plasman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım
- Külli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genel; Tümel
- Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata, Baba, Papaz
- Duygusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpsiz, Hissiz
- Aslan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükremek
- Çevrilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdut
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Cendere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
- Muamele Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak
- Kalıtımsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrsî
- Pak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Veli, Parlak
- Özellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Hassa, Husus, Hususiyet, İlim
- Dipçik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kundak
- Beledi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
- Çetrefil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Anlaşılmaz, Dolaşık
- İlerici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müterakki
- İtibarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kalleş, Kaypak
- Tahtabiti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahtakurusu
- Dâhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deha, Öke, Olağanüstü Yeteneği Ve Yaratıcı Gücü Olan Kimse
- Temizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arılık, Saflık
- Bölüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
- Uyuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
- Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
- Savruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Dikkatsiz, Düzensiz
- Tazmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödeme, Ödenek Verme
- Nefislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefaset
- Nahoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Sevimsiz, Çirkin, Kötü, Hoş Olmayan, Kötü, Hoşa Gitmeyen
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Mucip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerektirici
- Yastamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak, Atfetmek, Hamletmek
- Kümebulut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kümülüs
- Yavuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Yaman, Çetin, Fena, Güçlü, Gürbüz, Güzel, İyi, Kötü, Pek Sert, Kıyak
- Gıpta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmrenme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü