Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
- Tin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruh
- Nanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok
- Terim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Had, Istılah
- Körlemeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden
- Zırvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğazlık Etmek, Cefengiyat Söylemek, Saçmalamak
- Tesirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçişsiz
- Gayrisafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık
- Naşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü
- Tanzim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
- Mücevherat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
- Müstaceliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilik
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Güzün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonbaharda, Payizde
- İltifat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenme, Hoş Söz, Tatlı Davranma, İlgilenme, Rağbet Etme
- Taraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cephe, Cihet, Kanat, Nazır, Semt, Veçhe, Yaka, Yan, Yer, Yön, Yöre, Yüz, Taman, Bölge,
Bölüm, Kat
- Eleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Tenkit Etmek
- Çınka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Telefon
- Kömekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamak
- Mucize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansık, Olağanüstü, Şaşırtıcı
- Tab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Karakter, Mizaç, Tabiat
- Tasgir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçültme
- Delegasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci Kurul
- Çizelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
- Düşünce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Endişe, Fikir, Kanaat, Kanı, Kaygı, Mülahaza, Mütalaa, Nabız, Niyet, Rey, Sıkıntı, Tasa, Tasarı, Tasavvur, Karar
- Yürürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Hareket, İş, Geçerlik
- Açılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtılmak, Ferahlamak, Bollaşmak, Delinmek, Anlamak, Çatlama
- Abstreleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleşmek, Soyutlaşmak
- Kavzamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Tutmak, Kavramak, Korumak, Muhafaza Etmek, Tanzim Etmek
- Süslenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezenmiş
- Yaddaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafıza
- Papuççu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı
- Meraklanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecessis
- Şerefsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz, Alçak
- Kabızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabız
- Cavlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüysüz, Çıplak, Boş, Örtüsüz
- Çıtırbom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
- Sohbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söyleşi, Yarenlik
- Tecrübeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimli
- Cünüp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenabet, Taharetsiz
- Şanson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melodi, Şarkı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü