Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düdük, Tef
- Celi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Aşikâr, Parlak
- Tırtıkçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Karnaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik
- Fuzuli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Gereksiz, Boşuna, Haksız, Sürevsiz
- Fotometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
- Siyasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Politik, Siyasi
- Tanışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanış Olma
- Nadinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz
- Kredili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güvenilir, İtibarlı
- Sadaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Detant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşama, Gerginlik Azalması
- Tellallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığırtmaçlık
- Durgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
- Beter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Berbat, Daha Kötü, Çok kötü
- Mübalağakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartılı
- Lanse Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
- Örfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törece
- Evcil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehlî, Ehlileşmiş Hayvan, Yerli
- Durendiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzgörür
- Züğürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
- Bertaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Yana, Şöyle Dursun
- Afili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- Mağduriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
- Yaradılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizaç, Fıtrat, Damar, Hasiyet, Hilkat, Huy, Seciye, Tabiat, Tıynet, Cibilliyet
- Hıncahınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dopdolu, Ağzına Kadar, Tıka Basa
- Palazlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
- İhmalkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikkatsiz, İtinasız, Lakayıt, Savsak
- Özek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koçan, Merkez, Yürek, Çekirdek
- Anneanne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Büyükanne
- Kitapçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Risale
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Methetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övmek
- Dayatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Empoze Etmek
- Aptal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Bön, Ahmak, Akılsız, Zekâ Yoksunu, Alık, Alık Salık, Avare, Derbeder, Dingil, Geri, Salak, Serseri, Şapşal
- Uğraşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşgale
- Dahilî İşler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç İşleri
- Kandela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum
- Cebren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Heykelci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
- İstelagmit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü