Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kasr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
- Aşikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
- Adamcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
- Adem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Ölüm, Hiçlik
- Asıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
- Tav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Durum, Semizlik (Hayvanlarda), Kıvam
- Obur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğazlı
- Fevt Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Yitmek
- Envai Çeşit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nevbenev
- Endüstri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi, İşleyim, Uran
- Yakınlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etraf
- Edviyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katık
- Molekül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madde
- Aleniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Etki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak
- Çelimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
- Birisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biri
- Ceza Atışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Penaltı
- Haczetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
- Ehlileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcilleşmek, Uysallaşmak
- Revnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Göz Alıcılık
- Elemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıklamak, Ayırmak, Çalkalamak
- Detay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Tafsilat, Teferruat
- Şayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşır, Değer, Layık, Uygun
- Itır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esans, Koku, Güzel Koku, Bur
- Bukanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
- Bölge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim, Mıntıka, Nahiye, Toprak
- En kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İşaret
- Fos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Temelsiz, Boş, Kof
- Müfrid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtkan
- Tahlil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek
- Etnografik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budunbetimsel
- Umar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Balon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- İgrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
- Aykırılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Muhalefet
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Bundan İlave kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Caba
- Pideci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yufkacı
- Muaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü
- Aza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv, Üye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü