Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kafiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyak, Ayak
- Eşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Olgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaka, Vakıa
- Meyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceset
- Mahfuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
- Şehirlerarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kentlerarası
- Yenilgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağlubiyet, Bozgun, Hezimet, Yenilme
- Bet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
- Ölçüştürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek
- Sefahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Silüet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Karaltı
- El kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
- Tansık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
- Ulus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Millet
- Şecaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik, Yüreklilik
- İmkânlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapasite
- Ulaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
- Boş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abes, Açık, Anlamsız, Bilgisiz, Havai, Münhal, Yararsız, Gereksiz
- Oportünist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eyyamcı
- Yaşayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Sıhhatsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksız, Kuşkulu
- Kankurutan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu
- Aktifleştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirici
- Tıp Kardeşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı
- Hazne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depo, Hazine
- Neden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Münasebet, Ne, Ne İçin, Niçin, Niye, Sebep
- İçtimai kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal, Sosyal
- Sorti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Ün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ad, Nam, San, Ses, Şan, Şeref, Şöhret, Tavış
- Hoş Bulduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Gördük
- Yüklenici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteahhit, Üstenci
- İmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmecilik
- Civelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
- Kösteklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağılamak, Engellemek
- Çökme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Özümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Mahdum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Erkek Evlat
- Dolanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak, Geçinmek, Gezmek, Karışmak
- Burmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak, Döndürmek, Çevirmek, Bükmek Enemek, Hadım Etmek, İğdiş Etmek
- Benzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü