Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hızlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süratli, Seri, Çabuk, Hovarda, Çapkın, Uçarı, Şiddetle, Sıkı, Yüksek (Ses)
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- İsteyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli, Bile Bile, Kasten, Kasti, Mahsus
- Haydutlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya
- Nadinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- Galibiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenme, Yengi, Zafer
- Başkalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
- Lala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Daye
- Haysiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, İtibar, Onur, Saygınlık, Şeref, İtibar, Yalım, Iz Saygısı, Aygınlık
- Yokuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rampa, Bayır, Çıkış
- Balaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Büyük; Şişman, Gürbüz, Nazik
- Tekmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Bütün, Tamamlama, Tüm, Bitmiş, Tümleme, Eksiksiz
- Büyükler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkân, Kibar
- Sağlık Bilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıfzı Sıhha, Hijyen
- Başlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Düşünüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütalaa, Tefekkür
- Giriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç
- Dümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artçı
- Taksit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt
- Adli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel, Yargısal
- Cahiliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Tor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ağ, Çekingen, Ham, Toy, Utangaç, Yabani, Görgüsüz, Eğitilmemiş, Yabanıl
- Hemencek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Bitaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
- Hodpesentlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükse
- Gerçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakiki, Asıl, Başlıca, Ciddi, Doğru, Doğruluk, Hak, Hakikat, Sadık, Sahici, Tam, Temel, Vaki, Sahiden
- Tepesi Üstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
- Deliduman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delice, Atılgan
- Cehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ, Pamuk
- Andız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Yoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Araştırmak, Bakmak, Kontrol Etmek
- Edip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Edepli, Terbiyeli, Çelebi
- İttihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Birlik Kurma, Bir Olma
- Akmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Sınırlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlamak
- Payiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Uysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
- Endişesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygısız
- Taşımalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliye
- Zenci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahî, Kara Derili
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü