Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Heyecan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinyali Alarm
- Ağababa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dede, Ata
- Ayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakiklik, Değer, Derece, Köklenme
- Depozito kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanca Akçası, Güvence
- Tadat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak
- Bienal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılaşırı
- Talvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak, Hangar
- Kırıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaşmak
- Mineral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Maden
- Etçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasap
- Adlandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
- Hidroloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subilim
- İmdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Şimdi
- Civanmert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mert Yaradılışlı, Yiğit
- Uyarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, İkaz, İrşat, Tembih
- Pandül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkaç
- Mukaddeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Ön Söz
- Tekrir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak
- Manevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhsal, İçten, İçlek
- Abdesthane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Tuvalet
- Dostane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dostça
- Ata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder
- Gerçekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyit
- Sulp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Katı, Nesil, Omurga, Bel, Zürriyet
- Vesait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
- Yedmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Yedeğinde Götürmek
- Ötme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terennüm
- Kızdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıtmak
- İnatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Gâvur, İnat, Keçi, Direngen, Ayak Direyici
- Geçinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
- Pıçapıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiskos
- Sağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
- Devre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönem, Fasıl, Çevrim
- Marjinal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uç, Son Birim, Aykırı
- Hasis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Cimri, Değersiz, Eli Sıkı, Pinti, Alçak
- Baş Bezi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mendil
- Gına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
- Gizemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrarengiz
- Dertop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Araya Getirilerek, Büzülerek
- Sahiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Edepsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü