Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hemoroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basur
- Feraset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Kavrayış, Sezgi, Zekâ
- Tartışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübahase Etmek, Münakaşa Etmek
- Rıfk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık, Okşarlık, Tatlılık
- Alçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zillet
- Batış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Omurilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nuhal Şevki, Murdar İlik
- Abonelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümcülük
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- Zira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çünkü
- Hayalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanrıl, Karaltı, Gölge, Görüntü
- Kalem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Tür, Yazar
- Mevhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanal
- Dağdağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Hafıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellek, Hatır, Yaddaş, Anlak
- Benlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişilik, Şahsiyet, Kendilik, Gurur, Kibir
- Bozulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
- Münevver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Ziyalı
- Arsenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçanotu, Zırnık
- Yamukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğiklik
- Öldürülen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktul
- Bönlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
- Umulur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Tedris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
- Zeban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dil
- İnternet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örüt Ağ, Genel Ağ
- Ceviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koz, Yangak
- Teori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuram, Nazariye
- Peydahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Tesniye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkil
- Teres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Pare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kısım, Parça, Tane
- Marşandiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük Katarı
- Kabartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek, Çıkıntı, Kabarcık
- Bağlantısız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askerî
- Kafes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapishane
- Yanılarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
- Ceriha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yara
- İmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmecilik
- Tifüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü