Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hacer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş
- Uyrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Teşkilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Örgüt
- Şalvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuman, Pantolon
- İliştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asmak, Takmak
- Karabaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahip
- İhtiyaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksinim
- Menekşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
- Keşfeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
- Gerilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
- Sıfat Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Buat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutu
- Katlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Tahammül
- Atış Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balistik
- Zarafatçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Bayır Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalı Bülbülü
- Toplamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Düzeltmek, Kaldırmak
- Hamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo, Sıcak, Arınak, Yunak, Isıdam
- Gereksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
- Uygulanmaz Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- Radyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
- Elips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs
- Beğenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağbet
- Nişasta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ket
- Tonbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
- Terazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartı, Vezne
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Mühürdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Motif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örge, Nakış
- Muktebes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntılanmış
- Celp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Getirtme, Çağrılık, Kendi Üzerine Çekme
- Erişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Kamil, Kahil
- Nasıp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atama
- Şekerrenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğuk
- Hile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Dek, Dolap, Dolma, Dümen, Düzen, Entrika, Fesat, Fırıldak, Foya, Kapan, Külah, Mekir, Nakış, Olta, Oyun, Şaibe, Tertip, Desise, Aldaç
- Safiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
- Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Ödev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
- Sevmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Vermek, Hoşlanmak; Okşamak
- Deneyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübe
- Odacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü