Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Görücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünürcü, Elçi
- Derrace kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Tükenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
- Hak Yolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Saçmalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
- Bağışlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak İşi, Affetme, Mağfiret, Gufran, Hibe Etme
- Ödemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
- Şok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
- Ubudiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik
- Tiroit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkanbezi
- Zarar Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Kötülük Etmek
- Birkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Az Sayıda, Çok Olmayan, Bir Niçe
- Hilesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Yemekhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşevi
- Örneğin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi, Söz Gelimi, Örnek Olarak
- Fütur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
- Teoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilim
- Kaldıraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manivela
- Çağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davet, Arama (Telefon), Çağırış
- Şamar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat, Şapalak
- Buruşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırış Kırış, Pürüzlü, Kıvrım Kıvrım
- Kanaatlendirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatminkâr
- Bina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Yapı
- Pervaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
- Nispet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Oran, Bağıntı, İlinti, İnat Olarak
- Yeğen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacı Oğlu, Kardeş Oğlu
- Kıyasıya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
- Cesur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acar, Dayı, Gözü Pek, Cesareti Olan, Yürekli
- Letafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yumuşaklık, Güzellik, Hoşluk
- Kaygılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Meraklanmak
- Arz Cazibesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Çekimi
- Sinirlendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
- Otokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
- Halka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kangal
- İkilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
- Tekerlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teker
- Uyuzlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuz
- Ön Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
- Umumiyetle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü